Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nde Yeni Bir Dönem

6 Şubat depremlerinde hayatını kaybedenlere rahmet dileyerek sözlerine başlayan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli öğretim programlarının ikinci fazının tamamlandığını duyurdu. Ankara Kızılcahamam'da düzenlenen "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Öğretim Programları Geliştirme Çalıştayı"nda konuşan Bakan Tekin, modelin insanın tüm yönleriyle gelişimini esas aldığını vurguladı. Programların bilgi, beceri, eğilim ve değerleri kapsamasının yanında, yetenek, ilgi, ihtiyaç ve bireysel farklılıkları da dikkate aldığını belirtti. Esnek, güncellenebilir ve milli, manevi, insani değerlerimize uygun bir yapı hedefleniyor. Çalışmalar, bakanlık birimleri, akademisyenler, öğretmenler ve diğer eğitim paydaşlarının katılımıyla uzun bir süreçte gerçekleştirildi.

Alan Becerilerine Odaklı Yeni Müfredat

Birinci fazda Türkçe, matematik, fen ve sosyal bilimler alanlarında çalışmalar tamamlanmıştı. İkinci fazda ise; sanat, spor, tasarım, bilişim ve yabancı dil alan becerilerine odaklanıldı. Bu kapsamda, Temel Eğitim, Ortaöğretim ve Din Öğretimi Genel Müdürlüklerine bağlı okulların haftalık ders çizelgelerindeki diğer dersler ve özel okullar için de programlar geliştirildi. Üç ayrı çalıştay düzenlenerek, sanat, spor, tasarım, bilişim ve yabancı dil alanlarında yeni öğretim programları hazırlandı. Bu programlar, Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı'nın onayından sonra Bakan Yusuf Tekin'e sunulacak. Bakanın onayının ardından, yeni dersler 2024-2025 eğitim öğretim yılında okutulmaya başlayacak. Ayrıca, fen liselerindeki havacılık ve uzay ile bilişim teknolojileri ve yazılım konularına yönelik müfredat çalışmaları da devam ediyor.

Kapsamlı Bir İş Birliği

Program geliştirme çalışmaları kapsamında 300'e yakın akademisyen ve 1000'e yakın öğretmen katkı sağladı. Bu kapsamlı iş birliği, yeni müfredatların etkili ve güncel olmasını sağlamayı amaçlıyor. Ankara'nın Kızılcahamam ilçesinde yapılan çalıştay, Türkiye Yüzyılı vizyonuna uygun, nitelikli bir eğitim sisteminin temelini atmayı hedefliyor. Yeni müfredatın, öğrencilerin 21. yüzyıl becerilerine sahip bireyler olarak yetişmesine önemli bir katkı sağlayacağı düşünülüyor. Bu kapsamlı çalışma, Türkiye'nin eğitim sisteminde önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Projenin başarısı, ülkenin geleceği için büyük önem taşımaktadır.